Kayıtlar

Ocak, 2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Merkez Bankası Enflasyon Tahmin Toplantısı (1) - 26/01/2023

Resim
  2023 yılının ilk enflasyon raporu bugün (26.01.2023) Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu tarafından Ankara’da açıklandı. Bu toplantıda Merkez Bankası, 2023 yılsonu tüketici enflasyon tahminini yüzde 22,3 olarak sabit tuttu. 2024 yılı için ise yılsonu tüketici enflasyon tahminini ise yüzde 8,8 olarak sabit tuttu. 2022 yılsonu gıda enflasyon tahmini ise yüzde 22 olarak sabit kaldı. Şahap Kavcıoğlu’nun konuşmasından başlıklar ise şu şekilde; ·          Son dönemde enerji piyasasında yaşanan fiyatlandırmadaki gerilemeler ile birlikte normalleşme eğilimi görülmeye başlanmıştır. ·    2023 yılı enflasyon beklentileri, ülkemizde olduğu gibi diğer ülkelerde de aşağı yönlü güncellenmeye başlamıştır ·          2022 yılına ilişkin iktisadi faaliyet verileri öngörülenden daha olumlu şekilde gerçekleşmiştir. ·          Olası yaşanabilecek derin bir resesyon ihtimalinin azaldığı görünmektedir. ·          İktisadi faaliyetlerde dış talep kaynaklı maliyette yaşanan ivme kaybına rağmen, işgücü piya

Alman-İngiliz-İtalyan Üçgeninde On İki Adalar : Leros Adası Savunması (1943-1945)

Resim
  On iki adalar meselesi, bugün Türkiye ile Yunanistan arasında halen tartışılan bir mesele. Bundan tam 80 yıl önce bu mesele Almanlar ile müttefikler arasında Akdeniz hakimiyetinin kurulması için savaşa neden olan toprak parçaları olmuştu. Gelin şimdi 2.dünya savaşı sırasında bu toprak parçaları hakkında konuşalım. Ege denizinin güneydoğusunda yer alan On iki adalar, 1770 metre karelik 165 adet irili ufaklı ada takımından oluşan bir takımada grubudur. Ege denizi tabirini günümüzde kullansakta bu tabir Yunanistan’ın kara sularını daha geniş gösterebilmesi için kullandığı bir kelimedir. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk, Ege denizi tabirini yaşamı boyunca hiçbir zaman kullanmamıştır. ‘Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz, ileri!’ deyişi buna örnek teşkil eder. Ege denizi olarak bahsi geçen alan, Akdeniz’in devamı olan deniz sularını oluşturur. 2.dünya savaşı sırasında İtalyanların elinde olan On iki ada, İtalya’nın 1943 yılında teslim olmasının ardından müttefik kuvvetlere devredildi. İtaly

Katil mi Masum mu...2.Dünya Savaşında Bir Japon Generalin Hikayesi : Malaya Kaplanı Yamashita Tomoyuki (1885-1946)

Resim
  Tomoyuki Yamashita, 2.Dünya Savaşı sırasında görev yapan üst düzey bir Japon generaldi. Savaş sırasında görev yaptığı birliklerin acımasızlığı nedeniyle savaş sonunda Amerika Birleşik Devletleri tarafından yargılanmış ve idam edilmişti. İngilizlerin tarihindeki en büyük teslimiyetinden sonra kendisine ‘Malaya Kaplanı’ adı verilen Yamashita, bu olaydan sonra Filipinlerdeki Japon kuvvetlerinin başına getirildi. Filipinlerdeki Japon askeri birliklerin acımasızlığı ve katliamları dikkat çekmeye başlamış ve savaş suçluları arasında yerini alacak konuma gelme süreci hızlanmıştı. 2 Eylül 1945 tarihinde Japonya’nın teslim olmasının ardından Yamashita, Filipinlerin başkenti Manila’da yapılan yargılamalarda kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti ve o dönemden günümüze gelen ‘Yamashita Standartları’ olarak isimlendirilen duruma da ilham kaynağı oldu. Yani normal standartlarda verilen askeri bir emir, standart dışında uygulandığı zaman sorumluluk o askerin birlik komutanında mı ya da kendisin

Bir Küçük Yemen Meselesi - 1500'lerden 2000'lere Yemen ve İç Savaş Tarihi...

Resim
  Eski çağlarda Antik Yunan ve Romalı coğrafyacılar tarafından ‘ArabiaFelix’ yani ‘Mesut Arabistan’ olarak adlandırılan Yemen, bugün pek de mesut olarak görünmüyor. Suudi Arabistan ve İran arasındaki vekalet savaşlarının yaşandığı ülke, büyük bir dramla yüz yüze kalmış durumda. Açlık, yoksulluk ve sefalet kısacası tüm olumsuzluklar ülke üzerine hakim bir vaziyette. Peki Arap coğrafyasının bu mesut ülkesi nasıl bu hale geldi. Genel Bilgi Yemen’in, coğrafi olarak aslında büyük bir potansiyeli var. Sıcak bir iklime, 1900 km’lik bir sahil şeridine, yüksek turizm potansiyeline ve yoğun balıkçılık alanlarına sahip fakat bunların hiçbirini tam anlamıyla kullanamıyor. Ayrıca Yemen, karşı komşusu Etiyopya ile beraber kahve üretiminde de yüksek potansiyele sahip. Kahvenin kökenleri 1500’lü yıllarda Osmanlı tarafından Yemen’den İstanbul’a getirilmiş ve buradan tüm dünyaya yayılmış. Yemen bu avantajlarının yanında dünya ticaret rotalarının üzerinde konumlanmış bir ülke. Üretimin yoğun olduğu A

Avrupa Birliği ve Türkmen Gazı... Türkmen Doğalgazı Neden Önemli...

Resim
  Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan arasında 14 Aralık 2022 tarihinde yapılan 3’lü zirve, son yıllarda özellikle enerji anlamında yapılan en önemli zirve niteliğini taşıyor. Toplantı sonrası Türkmenistan’da üretilen doğalgaz, Türkiye ve Azerbaycan üzerinden doğrudan Avrupa ülkelerine taşınabilecek. Böylece Türkiye gibi Rus gazına bağımlı olan ülkeler alternatif kaynaklar vasıtasıyla tek bir ülke bağımlılığından kurtulmuş olabilecek. Türkiye aslında bu projeyi 2001 yılında Orta Asya ülkeleriyle bir araya gelerek ortaya koymak istedi fakat dönemin Başbakanı Devlet Bahçeli’nin yoğun çabaları yeterli olmadı. Türk dünyasının yer altı maden endüstrisindeki yerinin önemli olduğu herkesçe bilinen bir gerçek. Türkistan ve Kafkas coğrafyasının yer altı ve yer üstü kaynaklarının küresel ölçekte ilgi çekici olduğu ve bu coğrafya üzerindeki hegemonyasını özellikle Ukrayna savaşı üzerinden Rusya’nın arttırdığını biliyoruz. Ukrayna savaşının perde arkasında Rusya’nın doğrudan olmasa da dolaylı olar

Kosova - Sırbistan Gerginliği : İki Ülke Arasında Neler Yaşandı?

Resim
  2008 yılında Sırbistan’dan bağımsızlığını ilan eden Kosova’nın başı, bugünlerde ülke içerisinde bulunan etnik Sırplarla dertte. Sayıları yaklaşık 120.000’i bulan Kosovalı Sırplar, Priştine yönetimine karşı ayaklanarak Kosova’nın Sırbistan’a ait olduğunu ve Kosova’nın tam bağımsızlığını tanımadıklarını açıkladı. Aslında yüzyıllardır değişmeyen bir hikaye bu. Bir ülke, komşu diğer bir ülkenin iç işlerine karışmak ya da savaş çıkartmak için o ülkede bulunan kendi etnisitesini ayaklandırarak olayları başlatır. Osmanlı’nın sıklıkla yaşadığı bu durumu günümüzde Kosova yaşıyor. 2008 yılından beri gerginliğin yaşandığı bölgede olayların gelişimi ise şu şekilde: Kosova’nın 4 belediyesinde gerçekleştirilecek belediye seçimleri öncesi Priştine yönetimi Sırp nüfusun yoğunlukta olduğu bölgelerde polis gücünü artırma kararı aldı ve sonrasında bölgede yaşayan Sırplar bu duruma tepki gösterdi. Priştine yönetimi bu kararın nedenini ise tam olarak seçim güvenliği olduğunu savunsa da Sırplar öyle