Giresunlu Milis Yarbay Topal Osman Ağa


Osman Ağa, 1883 yılında Giresun’un Hacıhüseyin Mahallesi’nde doğdu. Annesi Zeynep Hanım, Babası Feridunzade Hacı Mehmet Efendi olup ailesi ticaret ile uğraşmaktaydı. 1912 yılında Balkan Savaşı başladığı zaman ticaretle uğraşan Osman Ağa, babasının askerlik bedelini ödemesine rağmen gönüllü olarak savaşa katıldı. Balkan Savaşı esnasında yararlılıklarından ötürü “Yarbay” rütbesine kadar yükselen Osman Ağa, Çatalca Savunması esnasında sağ dizinden yaraladı. Uzun bir süre İstanbul Şişli Etfal Hastanesi’nde tedavi gören Osman Ağa, “Gazi” ünvanı alarak Giresun’a döndü. Giresun’a döndükten sonra başlayan 1.Dünya savaşı esnasında gönüllü olarak tekrar cepheye dönen Osman Ağa, Batum’da ve Harşit Çayı’nda savaşarak Rusların Harşit Çayı’nı geçmesini engellemiş ve Tirebolu’nun işgal edilmesini önlemiştir.
Mondros Mütarekesi (30 Ekim 1918) sonrasında Giresun’da Belediye Başkanlığı görevini sürdüren Osman Ağa, mütareke sonrası Pontus hayalleriyle bölge halkına saldıran Rum ve Ermeni çetecilerine karşı önemli başarılar göstermiştir. Rum ve Ermenilerin, İstanbul Hükümetine şikayet etmeleri üzerine Osman Ağa, Şebinkarahisar bölgesine yerleşmiştir.
8 Mayıs 1919 tarihinde Yunan Kızılhaç heyetini taşıyan bir gemi Giresun Limanına gelmiş ve 11 Mayıs 1919 tarihinde Giresun Taşkışla’ya Beyaz renkli bir Yunan Kızılhaç bayrağı, devamında 5 Haziran 1919 yılında Pontus bayrağı asmıştır. Bunun üzerine Osman Ağa, arkadaşları ile birlikte Pontus bayrağını indirerek yerine Türk bayrağı asmıştır.
İstanbul Hükümeti tarafından affedilen Osman Ağa, 15 Mayıs 1919 tarihinde İzmir’in Yunanlılar tarafından işgal edilmesi üzerine 17 Mayıs 1919 tarihinde Giresun Meydanında büyük bir işgal mitingi düzenleyerek işgalci devletlere ve onların yandaşlarını protesto etmiştir.
29 Haziran 1919 tarihinde Mustafa Kemal Paşa ile Havza’da gizlice buluşarak Atatürk’ten gerekli emirleri alarak bölgedeki Pontusçu çetelere karşı aktif bir şekilde harekata başlamıştır.
23 Temmuz 1919 tarihinde başlayan Erzurum Kongresi’ne Dr. Ali Naci Duyduk ve İbrahim Hamdi Bey’i temsilci olarak göndermiştir. Eylül 1920’de Giresun Askerlik Şubesi Başkanı Hüseyin Avni Alpaslan ve Jandarma Komutanı Hamdi Bey ile anlaşarak “Giresun Gönüllüler Taburu” nu kurmuştur.
Kurulan bu ilk tabur öncelikli olarak Ermeni saldırılarında görev almıştır. 12 Kasım 1920 tarihinde Atatürk ile tekrar buluşan Osman Ağa, önce yanındaki 10 kişiyi daha sonra Giresun’dan topladığı 100 kişilik Muhafız Grubunu Ankara’ya göndererek Atatürk’ün yakın koruma görevini üstlenmiştir.
Bu sıralarda Giresun’da “Gedikkaya” isimli bir gazete çıkartarak Giresunluların vatan konusunda bilinçlenmesini sağlamış, bu esnada gazetenin çıkarılmasını engellemek isteyen art niyetlilerle de savaşmıştır.
Giresun Müdafaa-i Milliye ve Belediye Başkanı sıfatıyla Kasım 1920 tarihinde Ankara’ya gelmiş ve gerekli emirleri alarak Giresun’a geri dönmüştür. 12 Ocak 1921 tarihinde Giresun’da 42. ve 47. Gönüllü Alaylarını kurma çalışmalarına başlamıştır.
Mart 1921 tarihinde Sivas ve Tunceli bölgesine, 47.Gönüllü Alayı ile birlikte hareket etmiş ve bölgedeki “Koçgiri Ayaklanması” nı bastırmıştır.
Çorum-Merzifon-Tokat ve Samsun bölgelerinde Rum ve Ermeni çetelerine karşı büyük fedakarlıklarla savaşan Osman Ağa, düşmanları etkisiz hale getirmiş ve bölgenin mal ve namusunu korumuştur. Buradan gönüllüleriyle birlikte Sakarya Savaşı’na giden Osman Ağa, Binbaşı Hüseyin Avni Bey ve emrindeki 42. ve 47. Alaylarla birlikte kahramanca savaşarak büyük yararlılıklar göstermiştir. Özellikle Taşlıtepe ve Mangaltepe sırtlarında alayının tamamını kaybetmesine rağmen kahramanca savaşmıştır.
30 Ağustos 1922 tarihinde başlayan Büyük Taarruz’a da emrindeki askerlerle birlikte katılmış ve Balıkesir-Manisa dolaylarında düşmana karşı savaşmıştır.
Savaş bittikten sonra Ankara’ya gelen Osman Ağa, emrindeki adamlarla birlikte Atatürk’ün korumalığına devam etmiştir. Bu esnada Trabzon Milletvekili Ali Şükrü Bey’in ölümünden sorumlu tutulmuş, 2 Nisan 1923 tarihinde Çankaya’da çıkan bir çatışmada hayatını kaybetmiştir.
Osman Ağa’nın naaşı Giresun Kalesindedir.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kanal Cephesi Harekatı-1

İyonize Olmayan Radyasyon Kaynakları: Biyolojik Etkileri

19.Yüzyıl Sırp ve Yunan İsyanları