1894 Birinci Sasun Ermeni İsyanı
İstanbul’daki
Kumkapı gösterisinin organizatörlerinden olan Mihran Damadyan, İstanbul’dan
Atina’ya kaçmış, 1891 Temmuz’unda Atina nümayişinden sonra Türkiye’ye geçerek
Sasun’a gelmiş ve burada bir çete kurarak halkı isyana teşvike başlamıştı. Damadyan
çetesi 1892 Aralık ayında Muş’un Avzim köyüne yaptığı bir baskında İshak Çavuş
adında bir Türk’ü sokak ortasında öldürmüşler ve kaçmışlardı. Bu olayı takiben
jandarma çetenin peşine düşmüştü. 1893 yılında çete adedinin arttığı ordu
komutanlarınca İstanbul’a bildiriyordu.
Ermeni
çeteleri 1893 Haziran’ında Hayanlı Aşiretinden bir kişiyi öldürdüler. Bunun üzerine
Behranlı ve Hayanlı aşiretleri intikam almak üzere Taluri’ye saldırdılar. Her iki
taraftanda bir kaç kişi öldü. Ancak Ermeniler daha iyi organize oldukları için
aşiretler çekildiler. Olayın duyulması üzerine bölgeye asker gönderilip duruma
hakim olundu. Aynı yıl ki çete faaliyetinde Damadyan yaralanarak ele geçirildi
ve İstanbul’a gönderildi. İstanbul’da ki sorgusunun ardından serbest bırakıldı.
Daha
Damadyan bölgede iken, Murad takma adıyla Hamparsum Boyacıyan bölgeye gelerek
önce Damadyan ile işbirliği yaptı. Damadyan yakalandıktan sonra tek başına
isyan hazırlıklarına başladı. Boyacıyan’ın takip ettiği gaye Ermenileri bölge
aşiretlerine saldırtmak ve ordunun müdahalesini temin ederek Ermeniler
katlediliyor diye Avrupa’yı ayağa kaldırtmaktı.
Boyacıyan
bu düşüncelerini ortaya koymayarak Taluri’deki Ermenilere kendisinin Avrupa’dan
geldiğini, isyan ettikleri takdirde Avrupa devletlerinin müdahale ederek bir Ermeni
devleti kurabileceklerini söylemekteydi. Boyacıyan’ın bu çalışmalarının
özellikle Şirik, Semai, Gülgüzar, Herenk ve Taluri’de başarılı olduğu
anlaşılmaktadır. İsyana katılan grupları bunlar oluşturuyordu. Sadak nahiyesinin
Ermeni köyleri ise olayların dışında kalmıştır. Murad’ın Muş, Kulp ve Silvan’dan
katılanlarla 3.000 kadar Ermeniyi ayaklandırmayı başarmıştı.
Olaylardan
sonra bölgeye gönderilen Tahkik Heyet’ne dahil yabancı konsolosların ayrıca
tanzim ettikleri raporda dahi Damadyan ve Boyacıyan’ın bölgeye gizli bir siyasi
emelle geldikleri ve Ermenilerle bölgedeki diğer halk arasında çatışmalar
yaratmışlardır.
Boyacıyan
çetesi 1894 yılında bölgedeki aşiretler üzerine çeşitli saldırılar düzenlendi. Behran
ve Zadyan aşiretlerinin mallarını yağmaladılar. Behran aşiretinin ileri
gelenlerinden birinin oğlu da dahil olmak üzere ayrı ayrı saldırılarda 10’dan
fazla kişi öldürüldü. Bu olaylar üzerine Behranlı aşireti ile Ermeniler
arasında silahlı çatışma başladı. Böyle bir çatışmayı bekleyen Ermeniler, kadın
ve çocukları öncesinde gönderdikleri Antok Dağı’na çekilip bir araya geldiler.
Olayların
duyulması üzerine bölgeye asker sevk edildi. Antok Dağı’na çekilen Ermeniler askere
de silahla karşı koydu. Kısa bir harekattan sonra isyan bastırıldı. Harekatın Ağustos
ortasında başlayıp 23 Ağustos’da Murad’ın ele geçirilmesiyle bittiği bilinmektedir.
Bu
isyan dolayısıyla Avrupa’da Türk aleyhtarı muazzam bir propaganda kampanyası
açılmıştır. Bir Sasunlu Ermeni şöyle söylemektedir:
“Sasun’da
sağ hemen hiç kimse kalmamıştır. Kadın, çocuk, genç, ihtiyar hepsi kılıçtan
geçirilmiştir. Türk askerleri köyü Nisan sonunda sardılar, muhasara Ağustos’un
başına kadar devam etti. Bütün bu haftalar zarfında sebze ve ot kökleri ile
yaşadık.”
İsyan
bölgesini tanıyacak olursak Taluri Vadisi Muş ovasının güneyinde Taluri suyu
ile Batman suyu arasındaki dağlık bölgedir. Bölge içinde birbirinden kısa
mesafelerle birçok köy bulunmaktadır. Bu köylerin bir kısmında Ermeniler, bir
kısmında Müslümanlar oturmaktadır.bütün Sasun’da raporlara göre 8.369 Ermeni
vardır.
Ancak
bu isyanın Avrupa’daki akisleri İngiltere’yi gene ön plana çıkardı. İngiltere Sasun
olaylarının tahkikinin ısrarlı takipçisi oldu. Babıali sonunda bu fikri kabul
etti. İngiltere bu sefer komisyonla birlikte Erzurum’da konsolosu bulunan
devletlerin de birer temsilci yollaması düşüncesini ileri attı. Paris’te ve
Petersburg’ta İngiliz sefirleri teşebbüste bulunurlarken İstanbul’da da İngiliz
Sefiri Babıali’yi bunu kabule mecbur etti. Fransa ve Rusya İngiliz teklifini
kabul edince üç devletin Erzurum’daki konsolosları bölgeye gittiler. Bunların ortak
hazırladıkları 20 Temmuz 1895 tarihli rapor dahi Ermenileri masum ve katliama
maruz kalmış gösteremedi.
Sasun
İsyanı 23 Ağustos 1894 yılında sona erdi.
Kaynak:
Kamuran Gürün, Ermeni Dosyası, Remzi Kitabevi, 2010
Yorumlar
Yorum Gönder